Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 sene önce… Adile ve Münir tıpkı mahallede doğmuş, beraber büyümüş iki gençti. çocukluklarından beri birbirlerine aşıktılar... fakat iki müşterek olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir sebepten dolayı tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları önemli bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları bunun gibi, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine karşın Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. fakat, mahalleye geri döndüğünde, iki genç aşğın yine bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e çok aşırı öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini arzulayan adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa süre sonra öteki biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili i! çin, bundan böyle 35 yıl boyunca değişmeyecek tek şey olmaktadır.
Birbirlerine olan hiddet ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. lakin ne -birbirlerine yıllardır tıpkı onlar benzeri aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından bu güne kadar birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da birlikte getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına karşın, birbirlerine çılgın benzeri aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden evvela gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir türlü kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını oluşturmuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir ofis açacaktır. Bu defa kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından bile habersizken, menfaatlerini aynı evin P hissedarı olarak bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, bundan böyle hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde mani olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle benzeri değil, bir aile benzeri yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan böyle.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 yıl önce… Adile ve Münir aynı mahallede doğmuş, beraber büyümüş iki gençti. çocukluklarından bu güne birbirlerine aşıktılar... fakat iki ortak olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir nedenden tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları önemli bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları benzeri, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine rağmen Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. lakin, mahalleye geri döndüğünde, iki genç aşğın yine bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e çok aşırı öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini dileyen adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa süre sonra diğer biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili için, ! bundan böyle 35 yıl boyunca değişmeyecek tek şey bulunur.
Birbirlerine olan öfke ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. ama ne -birbirlerine yıllardır tıpkı onlar bu gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından bu yana birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da birlikte getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına karşın, birbirlerine deli benzeri aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden evvela gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir türlü kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını oluşturmuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir ofis açacaktır. Bu defa kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından dahi habersizken, çıkarlarını aynı evin P hissedarı şekilde bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, bundan böyle hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde engel olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle bunun gibi değil, bir aile gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan sonra.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 yıl önce… Adile ve Münir tıpkı mahallede doğmuş, birlikte büyümüş iki gençti. çocukluklarından bu güne birbirlerine aşıktılar... lakin iki ortak olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir sebepten tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları mühim bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları gibi, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine karşın Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. fakat, mahalleye arka döndüğünde, iki genç aşğın tekrar bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e çok aşırı öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini arzulayan adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa süre sonra diğer biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili için! , artık 35 sene boyunca değişmeyecek tek şey olmaktadır.
Birbirlerine olan öfke ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. fakat ne -birbirlerine yıllardır aynı onlar bunun gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından bu güne kadar birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da yanında getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına karşın, birbirlerine çılgın gibi aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden önce gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir türlü kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını koymuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir işyeri açacaktır. Bu defa kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından dahi habersizken, menfaatlerini aynı evin P hissedarı olarak bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, artık hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde engel olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle bu gibi değil, bir aile bunun gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir artık.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 yıl önce… Adile ve Münir tıpkı mahallede doğmuş, birlikte büyümüş iki gençti. çocukluklarından bu güne birbirlerine aşıktılar... ama iki müşterek olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir nedenden dolayı tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları ciddi bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları bunun gibi, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine rağmen Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. ama, mahalleye geri döndüğünde, iki genç aşğın tekrar bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e çok aşırı öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini arzulayan adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa zaman sonra başka biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili i�! �in, artık 35 sene boyunca değişmeyecek tek şey bulunur.
Birbirlerine olan hiddet ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. lakin ne -birbirlerine yıllardır tıpkı onlar bu gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından bu yana birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da beraberinde getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına rağmen, birbirlerine çılgın bunun gibi aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden öncelikle gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir türlü kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını koymuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir iş yeri açacaktır. Bu kez kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından dahi habersizken, çıkarlarını aynı evin P hissedarı şekilde bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, artık hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde mani olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle benzeri değil, bir aile gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan böyle.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 sene önce… Adile ve Münir tıpkı mahallede doğmuş, birlikte büyümüş iki gençti. çocukluklarından beri birbirlerine aşıktılar... ama iki müşterek olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir sebepten tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları ciddi bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları bu gibi, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine karşın Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. lakin, mahalleye arka döndüğünde, iki genç aşğın tekrar bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e çok öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini dileyen adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa zaman sonra diğer biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili için, bunda! n sonra 35 yıl boyunca değişmeyecek tek şey vardır.
Birbirlerine olan öfke ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. fakat ne -birbirlerine yıllardır aynı onlar gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından bu güne kadar birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da yanında getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına karşın, birbirlerine deli gibi aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden öncelikle gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir türlü kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını oluşturmuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir işyeri açacaktır. Bu kez kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından dahi habersizken, menfaatlerini aynı evin P hissedarı olarak bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, bundan sonra hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde engel olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle gibi değil, bir aile bu gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan sonra.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 sene önce… Adile ve Münir tıpkı mahallede doğmuş, birlikte büyümüş iki gençti. çocukluklarından bu yana birbirlerine aşıktılar... fakat iki müşterek olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir sebepten dolayı tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları önemli bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları bunun gibi, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine rağmen Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. fakat, mahalleye arka döndüğünde, iki genç aşğın tekrar bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e aşırı öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini arzulayan adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa süre sonra başka biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili için, bundan böyle 35 yıl boyunca değişmeyecek tek şey vardır.
Birbirlerine olan hiddet ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için tüm sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. fakat ne -birbirlerine yıllardır aynı onlar bu gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından buyana birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da beraberinde getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına karşın, birbirlerine çılgın bunun gibi aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden evvela gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir çeşitli kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını yapmışlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir ofis açacaktır. Bu defa kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından dahi habersizken, menfaatlerini tıpkı evin P hissedarı olarak bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, bundan böyle hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde mani olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle benzeri değil, bir aile bu gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan böyle.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 yıl önce… Adile ve Münir aynı mahallede doğmuş, beraber büyümüş iki gençti. çocukluklarından buyana birbirlerine aşıktılar... fakat iki ortak olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir sebepten tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları mühim bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları benzeri, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine rağmen Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. fakat, mahalleye geri döndüğünde, iki genç aşğın tekrar bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e çok fazla öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini isteyen adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa süre sonra öteki biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili için, artık 35 sene boyunca değişmeyecek tek şey vardır.
Birbirlerine olan hiddet ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. lakin ne -birbirlerine yıllardır tıpkı onlar gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından bu güne birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da birlikte getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına karşın, birbirlerine deli gibi aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden öncelikle gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir türlü kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını oluşturmuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir işyeri açacaktır. Bu defa kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından bile habersizken, çıkarlarını aynı evin P hissedarı olarak bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, bundan sonra hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde mani olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle bunun gibi değil, bir aile gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan sonra.
Trt nin Sevilen dizisi Hangimiz Sevmedik in senaryosu Alphan Dikmen ve Başak Angigün'e ait.
36 sene önce… Adile ve Münir tıpkı mahallede doğmuş, birlikte büyümüş iki gençti. çocukluklarından beri birbirlerine aşıktılar... lakin iki ortak olan babaları, incir çekirdeğini doldurmayacak bir sebepten tartışıp, yollarını ayırınca, Adile ve Münir'in gönül yollarını da birbirlerine sonsuza dek kapatmışlardı. Ailelerini bir araya getirmek, onları ikna etmek için her şeyi deneyen iki genç, başarılı olamayınca, kaçıp, evlenmeye karar verdiler. Sabaha karşı mahalle meydanındaki çınarın altında buluşmak için sözleşen Adile ve Münir, Muğla'ya, Münir'in asker arkadaşının yanına kaçacaklardı. Kaçmak için herşeyi planlayan iki gencin hesaba katmadıkları ciddi bir detay vardı. Kaçmaya karar verdikleri gece, tarihler 12 Eylül 1980'i gösteriyordu ve asker yönetime el koymuştu.
Anlaştıkları gibi, aileler uyuduktan sonra mahalle meydanındaki çınarın altına giden ve Adile'yi beklemeye başlayan Münir, büyük bir sürprizle karşılaşır. Yönetime el koyan askerler, elinde valizle gecenin o saatinde tek başına meydanda gördükleri Münir'i sorgusuz sualsiz gözaltına alırlar. Her şeyden habersiz, çınarın altına gelen Adile, sabaha kadar beklemesine rağmen Münir'in gelmediğini görünce, sevdiği gencin onunla kaçmaya cesaret edemediğini, kendisinden, aşklarından vazgeçtiğini düşünerek büyük bir yıkım yaşar. Münir 2 ay suçsuz yere gözaltında tutulduktan sonra, serbest kalır. lakin, mahalleye arka döndüğünde, iki genç aşğın yine bir araya gelme ihtimali kalmamıştır. Münir'e aşırı öfkelenen Adile, uzun zamandır kendisini dileyen adamla evlenir. Adile'nin kendisinden vazgeçtiğine emin olan Münir de kısa zaman sonra öteki biriyle evlenir. Kaderleri bir gece de değişen ikili için, bundan böyle 35 sene boyunca değişmeyecek tek şey olmaktadır.
Birbirlerine olan öfke ve nefretleri… Bu öfkeyle yıllarca hiç konuşmayan, bir araya gelmeyen Münir ve Adile'nin inadını kırmak için bütün sevdikleri ellerinden geleni yaparlar. fakat ne -birbirlerine yıllardır tıpkı onlar bunun gibi aşık olan- Münir'in kardeşi şener ve Adile'nin kardeşi Ayşen, ne çocukluk arkadaşları, dostları, komşuları, ne de çocukluklarından buyana birbirlerine aşık olan Adile'nin oğlu Tarık ve Münir'in kızı ıtır onları bu inattan vazgeçirebilirler.
Münir ve Adile inat ve öfkeyle kaderden ve aşktan kaçabileceklerini düşünerek hayatlarının en büyük yanlışına düşerler. Tarık ve ıtır'ın mahalleye döndükleri gün, mahallede şenlik havası yaratırken, büyük bir sırrı da yanında getirir. Okullarını bitiren, ıtır ve Tarık, ailelerinin düşmanlığına rağmen, birbirlerine deli bu gibi aşıktırlar ve anne-babalarının evlenmelerine müsaade etmeyeceklerini bildiklerinden, mahalleye dönmeden önce gizlice nikahlanırlar. Bu nikahın şahitleri ise; mahallenin bir çeşitli kavuşamayan aşıkları şener ve Ayşen'dir…
Herşeyden habersiz çocuklarını gelişinin mutluluğunu yaşayan Adile ve Münir geleceğe dair planlarını koymuşlardır. Adile Diş Hekimi çıkan oğluna mahallede bir muayenehane, Münir ise Avukat kızına bir büro açacaktır. Bu kez kader değil, Münir'in uslanmaz kardeşi, mahallenin tescilli batağı ve sahtekarı şener oynar oyunu. Ve Münir'le Adile dünür olduklarından bile habersizken, kendilerini aynı evin P hissedarı şekilde bulurlar.
Büyük nefretlerinin altında, ölümsüz bir aşkı da besleyen Münir ve Adile, bundan böyle hem dünür, hem de ortaktırlar. Tarık ve ıtır evliliklerini nasıl açıklayacaklarının yollarını ararken, ikilinin çekişmeleri her seferinde mani olur bu gerçeğin ortaya çıkmasına. üstelik şener'in dolapları, mahallelinin barıştırma çabaları işleri iyiden iyiye karıştırır.
istanbul'un sevgiyi, dostluğu, bağlılığı asla kaybetmemiş, bir mahalle benzeri değil, bir aile gibi yaşayan bu küçük mahallesinde yaşananlar, her geçen gün yeni bir sürprize gebedir bundan sonra.